Gürcistan’ın başkenti Tiflis şehrine giderken aklımda Rusya ile yaşadıkları savaş,kadife devrim ve Ruslara karşı tutumları vardı. Acaba Rusça konuşmam bir problem yaratırmıydı ? Rusça yerine ingilizce mi konuşmalıydım? Tiflis e ilk geldiğim zaman şoka uğradım. Havalimanı tamamen bizdendi (TAV’a teşekkür edelim) Rusça konuşmam bir problem yaratmadı ve Tiflis iki dağın arasına kurulmuş tam bir kafkas şehriydi. İnsanlar ise inanılmaz derecede Karadeniz bölgesi insanına benziyordu dil ise alışıla gelmişin oldukça dışında alfabeleri ise bambaşkaydı. Sovyetler etkisini tamamen atmış kendisini ABD’ye teslim etmişaçık bir pazara dönüşmüş bir ülke ile karşılaştım. İnsnalar cana yakın sokakda yaşlı teyzeler ayçekirdeği satıyor bir tane alıp yiyerek Tiflis sokaklarında gezmeye başladım herşey çok ucuz insanlar cana yakındı. Binalar oldukça bakımlı ve guzeldi. Sonra iş görüşmelerimi yaptım herkes inanılmaz iyi ingilizce konuşuyordu eğitimli insanların Rusçası ise laf söylenemez bir kaç Amerikalı ile tanıştım aslında ABD vatandaşı çok insan var hepsi ülkeye dağılmış öğretmenlik yapıyor. Gürcistan küçük ABD olma yolunda ilerliyor belki ABD’nin bir eyaleti olur Georgia gibi 🙂 Polis Eski Sovyet kültürünü kaybetmiş Her yerde Gürcistan bayrağı ile bilirkte Avrupa birliği bayrağı asılı doğal zenginlikleri çok olmasada stratejik konumu oldukça önemli genç ve eğitimli bir nüfusa sahipyuzeyden herşey guzel gozuksede tıpkı Bakü’de Haydar Aliyev prospektinde oldugu gibi binaların dış cephesi cok guzel ancak arka cepheleri fakirlik gerçeğini yüzümüze çok ciddi bir şekilde çarpıyor Gürcistan’ın para kaynağı ABD’den ve Avrupa Briliğinden gelen fonlar bunun haricinde o guzel laraplarını ve çaça larını ihracat bile edemiyorlar…
Türkiye açısından bence Ermenistan ile bir köprü olma açısından ticari önemli bir görevi var…
Para Dünya Bankası,Avrupa Birliği Fonları ve ABD’nin desteklediği projelerde var bunun dışında ticari fırsatlardan şu an için söz etmek zor…
Jozef Stalin’in hemşehrileri sıcak, eğitimli ve kaliteli insanlar dost canlıları ve Türkiye’ye karşı olumlu bakmaktalar…Fakir ama mutlu bir millet…
P.S.
Ayrıca misafir perverlerde iş görüşmelerimi tamamlayıp sokaklarda gezerken soprano bir ses ve piyano dikkatimi çekti restore edilmiş muzemsi bir evin kapısı açıktı 2 tane çok şık giyimli hanım kapının içersine gülüşerek girdiler müziğin sesiyle hipnotize olmuşcasına bende peşlerinden girdim ve harika bir konserin provasında olduğumu fark ettim insanlar oldukça sıcak karşıladılar tüm provayı izleyip konseride izledim. Genç ve yaşlı nesil birlikte barok dönem eserlerini seslendirdiler… Aklıma Aytuğ Ülgen üstadımla Moskova günlerim geldi…
Recent Comments